Depremden sonra sahipsiz Malatya cümlesini her ortamda her alanda otobüste çay ocağında esnafın yanında konteynerde basının yanında her yerde telaffuz edilen bir kelimeydi.
Malatyalının Malatya’ya sahip araması kadar yanlış ve hatalı bir şeyin olmadığını defalarca bulunduğum ortamlarda söyledim.
Malatya’nın sahibi
Malatyalıdır
Malatya’nın sahibi
Devletimizdir
Malatya’nın sahibi devletimizi de temsilen
Malatya’da valilerimiz kaymakamlarımız
emniyetimiz var belediyelerimiz var siyasilerimiz vekillerimiz var.
derdi Malatya olan stk’larimiz var
Aslında bu sahipli sahipsizlik kelimesi Malatya’ya yakışmayan bir kelime.
Bunu ben net bir şekilde ifade etmek isterim çünkü depremin ilk anından itibaren Malatya’yı terk etmeyen Malatya’dan sadece eşimi ve çocuklarımı 110 kilometre ileriye bırakıp gelen bir kardeşinizim.
Sahada aktif bir şekilde gerek ulusal kanallara
ulusal mecralara haber aktarma anlamında gerekse yardım koordinasyonlarında bulunup
Bizzat kendi aracımla yardım dağıtan veya da aracımı vererek dağıttıran bir kardeşiniz
bunu çok net bir şekilde gördük ki
Devletimiz de milletimiz de tüm hatlarıyla Malatya’daydı ve diğer deprem bölgelerindeydi.
Bazı aksaklık aksilikler olabilir insanız insan oğluyuz Devlet de işlerini insanla yürütüyor ben deprem döneminde depremi de burada yaşayıp 5-6 ay boyunca Malatya’da bir Malatyalı vali Nasıl çalışabilecekse o tempoda çalışan deprem dönemindeki valimiz Sayın Hulusi Şahin Bey’in o dönemki büyükşehir belediye başkanımız sayın Selahattin Gürkan Bey’in merkez ilçe belediye başkanlarımızın ve siyasilerimizin çalışmalarına da şahitlik ettim.
Kültür Turizm Bakanımız Koordinatör bakanımızdı ve Buraya gelen onlarca valimiz kaymakamımız vardı
iş insanlarımız vardı ve hepsi devletimizin koordinasyonuyla buradaydı.
Ersin Yazıcı valimiz geldi ve valimiz de o dönemin imkanları dahilinde en üst seviyede çalıştı bir ay önce de Ersin valimiz merkeze alındıktan sonra Seddar Yavuz valimiz Malatya’ya geldi Seddar Yavuz valimiz geldikten sonra 2 kez basın toplantısında bulundum Seddar Yavuz valimizin dediği şu “devletin yapamayacağını vatandaş yapamaz rezerv alanları vatandaşın lehine bir uygulamadır şehrin ayağa kalkması için olmazsa olmazlardandır bırakın şehri bize teslim edin ki biz de bir an önce güzel Malatya’mızı deprem öncesi günlerindeki zamanlar gibi güzel günlerine daha çabuk kavuşturalım”
Ben Vali Bey’in sözlerinden şunu anlıyorum Çarşı ayağa kalkmazsa Malatya’nın ayağa kalkması çok çok uzun sürer çarşıyı ayağa kaldırmamız için orada dışı soyulmuş ağır hasarlı binalarda Ticaret yapmaya çalışan esnafın rezerv alanı ilan edilen bölgelerden bir an önce çıkmaları gerektiğini anlıyorum ve orada kalmaya direnirlerse birileri gidip mahkeme kararıyla rezerv alanlarının orada o bölgede yürütmeyi durdurma kararı alırsa Malatya’nın ayağa kalkması inşa ve İhya sürecini çok çok uzayacağını anlıyorum Bu bağlamda Vali Bey’in bu sözü çok kıymetli
‘Malatya’yı bize verin biz en kısa sürede Malatya’yı ayağa kaldıralım’
bu kadar kararlı bu kadar net açık bir ifade bence çok anlaşılır
Yapmamız gereken kamu ve kuruluşların işlerini yapmasına engel olmamaktır .
Ağzınıza yüreğine sağlık kardeşim Allah a emanetsin