Malatya Kernek Haber’de ilk yazımı yazarken, aklımda yüzlerce konu başlığı vardı ama biraz duygusal mı?
Biraz da yaşadığımız şeylerin içinden çıkamadığımızdan mı bilemem aklımız gidiyor. Haberlerdeki veyahut da programlardaki deprem bölgeleri ile ilgili sorunlara takılıp duruyoruz.
En çok da bizi kıran, üzen, rencide eden, Psikolojimizi Bozan seçim sonrası deprem bölgesi ile ilgili yapılan gerek sosyal medya üzerinden gerekse programlarda, gerekse de bu son dönemde moda olan ödül programlarında depremzedeleri yaptıkları yardımlarla aşağılamaya çalışan, yaptıkları yardımdan karşılık bekleyen veyahut da yaptıkları yardımın sanki m; “ biz size bu yardımı yapıyoruz.” Falan, partiye oy vereceksiniz diye şartlı yapılmış gibi birilerinden söz alınmış alınan söz tutulmamış gibi sürekli bir yerlerden bir şeyler çıkıyor ya…
Allah aşkına sizin vicdanınız, merhametiniz veyahut da insanlığınız nasıl ya?
Merak ediyorum…
Hangi hâletiruhiye ile bu lafları söylüyorsunuz?
İnsanlar burada enkazdan çıktı.
Canlarını kaybetti, mallarını kaybetti, bir gün önce…
Belki de sizden daha iyi durumu olan insanlar…
Bir gün sonra, 6 Şubat sabahından sonra hiçbir şey kalmadı.
Geçmiş tarihlere baktığınız zaman diğer illerde olan depremlere, özellikle Malatya’dan çok ciddi katkılar sağlandı.
Malatya insanı Ali cenaptır, merhametlidir.
Malatya’nın bir kültürü var hediyeleşme ikram kültürü var.
Ve şu an o kültürü devam ediyor.
Kargolara bakın, otobüs terminallerine bakın.
Her tarafta yaş kayısı gönderirler; eşine, dostuna, arkadaşına.
Ben o günlerde de demiştim.
Belli yayınlara katılarak, belli yayınlarda deprem bölgesindeki sorun, problem, sıkıntıları ve depremin büyüklüğünü, depremde verilen hasarları anlatırken hepsini söylemiştim.
“İşte devlet nerede?” sorusu var.
Yani ben onlara şunu soruyorum devlet de burada, millet de burada. Sadece devletin nerede olduğunu soranlar hariç herkes burada…
Deprem döneminde gelen yardımların STK’lardan gönüllü insanlarımızdan gelen yardımların yüzde 90’ı kesildi.
Şu anda konteyner kentlerde yaşayan yaklaşık 70 bin civarında vatandaşımızın çadırlarda yaşayan insanlarımızın hepsinin ihtiyaçlarını Devletimiz karşılıyor.
Devletin nerede olduğunu merak eden varsa, bir zahmet çıksın gelsin.
Biz burada devletin nerede olduğunu kendilerine gösterelim.
Ez cümle; devlet de burada millet de burada, sadece nerede diyenler yok.
Ben sizin o kirli ağızlarınızdan, müsilajla kaplanmış beyinlerinizden deprem bölgesini çıkarmanızı istiyorum bizi düşünmeyin ya… bir düşün yakamızdan.